Mersin Limanı’ndaki Tarifelerde Artış

Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bedii Canatan, Mersin Limanı’ndaki tarife artışları ve yeni uygulamalar hakkında bilgi vererek, “Tarife artışları ve yeni uygulamalar, Mersin Limanı’nda gemi ve yük kaybına neden olacaktır” dedi.

Canatan, MDTO binasında bazı yönetim kurulu üyelerinin katılımıyla düzenlediği basın toplantısında, Mersin Uluslararası Limanı’ndaki tarife artışları ve yeni uygulamalar hakkında bilgi vererek, bunun hem sektöre hem de kentin ticaretine olumsuz yansıyacağını söyledi. Mersin’in ekonomik gücünün büyük ölçüde, sahip olduğu limana ve deniz ticaretine dayandığını belirten Canatan, lojistik ve tarım başta olmak üzere kent ekonomisine canlılık kazandıran bütün sektörlerin, limanla ve denizyolu taşımacılığıyla bağlantılı olduğunu kaydetti. Limanın, Mersin’in yanı sıra çevre illerin de ekonomik kalkınmasına katkı sağladığına işaret eden Canatan, “Limanımızın kaydettiği her başarı hiç kuşkusuz bu kentte yaşayanlar ve liman kullanıcıları olarak hepimizi memnun etmektedir. Ancak bir limanın başarılı ve sürdürülebilir şekilde faaliyet göstermesi, liman kullanıcılarıyla kurduğu güçlü ilişkiler ve bulunduğu kentle entegrasyonuyla doğrudan bağlantılıdır” diye konuştu.

“İlave ücretler kalıcı hale getirilmiştir”

Türkiye’de ekonomik şartların ortada olduğunu ifade eden Canatan, “Dış ticaret firmalarının destek beklediği böyle bir ortamda, Mersin Liman İşletmecisi (MIP) tarafından hayata geçirilen tarife artışları ve uygulamalar; ihracatçılarımız, ithalatçılarımız ve limanla bağlantılı tüm paydaşların rekabet güçlerini zayıflatmakta ve enflasyonu tetiklemektedir” dedi.

Son dönemdeki fiyat artışları ve uygulamalar hakkında bilgi veren Canatan, şöyle devam etti:

“2013 yılından beri ücretsiz olan ‘Yanaşma Penceresi Uygulaması’ (limana geliş zamanını önceden bildiren konteyner gemilerine öncelik tanınması) önce 2023 yılında askıya alınmış, gemilerin demirde bekleme sürelerinin uzaması üzerine limandaki bu sıkışıklığa çözüm bulmak amacıyla Ağustos 2023’ten itibaren, yükleme boşaltma ücretlerine ilave olarak 20’lik konteyner için 30 dolar, 40’lk konteyner için 60 dolar bedelle yeniden hayata geçirilmiştir. Günümüzde sıkışıklık sorunu çözülmüş olmasına rağmen, uygulamadaki bu ilave ücretler kalıcı hale getirilmiştir. Bu ücretlendirme, konteyner yükleme-boşaltma maliyetlerinde dolar bazında yüzde 30’un üzerinde bir artışa sebebiyet vermektedir.”

“Tarifede yaklaşık yüzde 12 üzerinde fiyat artışı yapıldı”

Limanda hizmet tarifelerinde özelleştirildiği tarihten itibaren sıkça fiyat artışları yapıldığını, 1 Ekim 2024 tarihli tarife ile bazı kalemlerdeki artışların yüzde 600’lere kadar ulaştığını belirten Canatan, Ocak 2024’te yapılan yıllık artışa rağmen, ağustos ve ekim aylarında yeniden artışa gidildiğini, bunun yanı sıra mevcut tarifelerde bulunmayan enerji katkı payı gibi ilaveler yapıldığını vurgulayarak, “Denizcilik sektöründe kontratlar yıllık bazda yapılmakta olup, yıl içerisinde yapılan artışlar üyelerimizi zor durumda bırakmaktadır. Dolar bazında uygulanan tarifenin hem bu kadar sık değişmesi hem de aşırı fiyat artışları bölge ve ülke ekonomisine ve ticaretine zarar vermektedir. Yeni uygulamaya konan son tarife düzenlemesi ile birçok kalemde yeniden artış yapıldığı görülmektedir. MIP duyurusunda; ‘ihracatçılar ve ithalatçıların rekabet gücünü artırmayı amaçladıklarını’ ifade etmesine rağmen, yaptıkları düzenleme ile tarifede yaklaşık yüzde 12 üzerinde fiyat artışı yaptıkları anlaşılmaktadır. Bu durum maliyetleri daha da artıracaktır” diye konuştu.

“Kargo gemilerinin rakip limanları tercih etmesine neden olacaktır”

Canatan, MIP tarafından 10 Şubat 2025 tarihi itibarıyla başlatılan alıcı veya yükleyiciden kaynaklı bekleme veya gecikmelerin posta bekleme tarifesi yerine ‘fuzuli işgal’ olarak nitelendirilmesini ve tahakkuk ettirilen fuzuli işgal ücretinin de acenteden tahsil edilmesi uygulamasının hukuken de ciddi sorunlara yol açacağını değerlendirdiklerini kaydetti. Ayrıca fuzuli işgal ücretinde yüzde 400, posta ücretinde yüzde 200 fiyat artışı yapıldığını belirten Canatan, “Halihazırda (konteyner harici) yükleme-boşaltma ücretlerinin bölge limanlarına göre yüksek olmasının yarı sıra bu uygulamanın getireceği ilave maliyet ve cezai müeyyideler, kargo gemilerinin rakip limanları tercih etmesine ve Suriye, Irak gibi ülkelere yönelik transit yüklerin de kaybedilmesine neden olacaktır” dedi.

Rıhtım taleplerinde yanaşma önceliği sorunu

Canatan, 10 Şubat’ta uygulamaya konulan ‘rıhtım taleplerinde yanaşma önceliğinin, genel teamüllerde olduğu gibi geminin demire geliş sırasına göre değil, tamamen işletmenin inisiyatifine bağlı olarak; gemi ve yük kondisyonu, araç-depo nakliye durumu gibi objektif ve somut olmayan ölçütlere dayandırılarak belirlenmesinin, liman kullanıcıları ve özellikle gemi donatanları arasında adaletsizlik ve ayrımcılık oluşturabileceğini kaydetti. MIP tarafından bu yıl içerisinde ithalat ve ihracatçıların gemiye yükleme-tahliye ile ardiye ücretlerini doğrudan limana ödemelerine imkan sağlayan yeni bir uygulamanın planlandığının duyurulduğunu ifade eden Canatan, “Bu uygulamanın, gemi yükleme-boşaltma işlemlerinde operasyonel aksaklıklara yol açacağı, başta tedarik zincirinde tüm dünyada yaygın uygulama olan ‘kapıdan kapıya teslim’ sistemi olmak üzere taşıyıcı-alıcı, taşıyıcı-yükleyici ilişkisine zarar vereceği, limandaki sıkışıklığı artıracağı ve sonuçta Mersin Limanı’ndaki gemi ve yük trafiğini olumsuz etkileyeceği görüşündeyiz” diye konuştu.

“Tarife artışları ve yeni uygulamalar limanda gemi ve yük kaybına neden olabilir”

Tarifelerin belirlenme sürecinde, oda ve sektör ile istişarede bulunulmadığını, yaptıkları değerlendirme ve önerilerin de dikkate alınmadığını kaydeden Canatan, “Monopol konumunda olan MIP’nin yaptığı fiyat artışları, kullanıcıları ile ilişkisine zarar vermekte; getirilmeye çalışılan yeni uygulamalar ise denizcilik ve lojistik sektöründe hizmet veren bazı is kollarını devre dışı bırakmaya yönelik olduğu kaygısını uyandırmaktadır. Tarife artışları ve yeni uygulamaların Mersin Limanı’nda gemi ve yük kaybına neden olacağı değerlendirilmekte olup, bu durumun da bölge ve ülke ekonomisine ciddi zararlar vereceği endişesi içerisindeyiz. Bu konuda yetkilileri ve kamuoyunu bir kez daha bilgilendiriyor, sağduyulu bir yönetim anlayışının benimsenmesini, tarife ve uygulamaların bu doğrultuda revize edilmesini talep ediyoruz.” – MERSİN

Related Posts

Borsa günün ilk yarısında yükseldi. Fed kararı bekleniyor (7 Mayıs 2025)

Günün ilk yarısında yükseliş eğiliminde hareket eden BIST 100 endeksi, saat 13.00 itibarıyla önceki kapanışa göre 30,32 puan ve yüzde 0,33 artışla 9.165,01 puana yükseldi. Toplam işlem hacmi 37,2 milyar lira oldu. Bankacılık endeksi yüzde 0,43 değer …

Çin’den şaşırtan faiz kararı

Çin Merkez Bankası ABD ile müzakere haberlerinin ardından faiz indirimine gitme kararı aldı. ABD ile artan ticaret savaşında ekonomik istikrarı sağlamak amacıyla ara politikası tedbirleri açıkladı.

TCMB Başkanı Karahan’dan ortalığı karıştıracak döviz kuru açıklaması!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, döviz kuru politikalarına dair hedeflerinin bulunmadığını belirterek, “Kur politikamızı döviz kurunda aşırı oynaklığı belirleyecek şekilde oluşturuyoruz” dedi. “ARTIŞ BAŞLADI” VURGUSU …

Pınar Eczabaşı kimdir?

Türkiye’nin köklü ailelerinden Eczacıbaşı ailesinin saygın isimlerinden Pınar Eczacıbaşı, 6 Mayıs 2025’te 65 yaşında hayatını kaybetti. PINAR ECZACIBAŞI KİMDİR? Vedat ve Gülçin Eczacıbaşı’nın kızı olan Pınar Eczacıbaşı, Genç Yönetici ve İşadamları …

Bakan Kacır: Yeni sanayi alanları kurguluyoruz

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Güneş panelinden ticari araçlara, beyaz eşyadan demir çeliğe pek çok alanda, Avrupa değer zincirlerinin en önemli oyuncusuyuz. 22 yıl önce 36 milyar dolar olan yıllık ihracatımız, bugün 265 milyar dolara ulaştı. Türkiye bugün, Çin’den sonra Orta Avrupa’ya kadar uzanan geniş kuşakta, en fazla ürünü rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen ülkedir” dedi.

Sıfır faizle 75 bin TL’ye kadar kredi: İşte banka banka güncel liste

Bankaların, sıfır faiz kampanyaları hız kazandı. Tam 7 banka tek tek kampanyalarını duyurdu. Yüksek faiz oranlarının gölgesinde, bankalar 75 bin TL’ye kadar faizsiz kredi sunuyor. Peki kimler yararlanmalı, şartları neler? İşte banka banka sıfır faizli kredi kampanyalarında güncel durum…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir